Aldıktan kısa süre sonra hemen okumaya başladım kitabı. Açıkçası ilk başlarda çok yavaş ilerledim. Bunun en büyük sebebi mektupların sadece Kafka'ya ait olması. Milena'dan gelen mektuplar eserde yok. Bu yüzden başlarda bu tarz bir esere alışma süreci oldu. Fakat daha sonrasında Kafka'nın giderek iç dünyasını keşfe başlıyorsun. İlerledikçe 'Milena'dan nasıl bir cevap geldi acaba? kısmı ile hiç ilgilenmiyorsun. Yazarın Milena'ya duyduğu sevgi,bu sevgiyi döktüğü cümleler, cümlelerde ki üslubu, birde kitabın edebi yönü seni arasına alıp gidiyor. Başlarda kitapta altını çizerek çok yer göremezken ilerledikçe bu daha da artıyor. Sürekli şu soruyu soruyorsun: "Bir insan nasıl bu kadar sevebilir?" Milena ne şanslıymış diyorsun. :)
Hikayenin aslını araştırdığında sonu mutlu bitmese de bu sevgi;içinde herkesin bir şeyler bulabileceği bir şey. Okuyan herkesi içinde bir şeyler bulabileceği bir yapıt. Hatta bazı cümleleri aklınıza kazınacak veya durumunuzu tam olarak ifade edecektir. Okumadıysanız bence kısa süre de alın ve okuyun.
İşte eserden çok güzel kesitler:
"Her tarafa Milena yazdım, yazmayı bildiğim tek kelime bu ve ben büyük bir coşku ile bunu herkese göstermek istiyorum."
"... ve sen gelmiyorsun; çünkü gelmeye kendin ihtiyaç durana kadar bekliyorsun."
"Seni kaybetmekten o kadar çok korkuyorum ki Milena. Bazen düşünüyorum da gerçekten insanlar mutluluktan ilebilselerdi benim çoktan ölmüş olmam gerekirdi."
"Benim mutluluğum sende erimektir."
" Bütün zamanımı ve bütün zamanımdan bin kat fazlasını ve daha da iyisi, dünya üzerinde var olan bütün zamanları senin için kullanmak istiyorum"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder